Beni bende demen bende değilim
Bir ben vardır bende benden içeri.

23 Eylül 2011 Cuma

Uzuuuuuuun Bir Aradan Sonra:)

Ay aman da aman ne de severmiş beni blogger arkadaşlarım...Aman da aman şımardım valla..Yokluğumu kimse fark etmez sanıyordum yanılmışım..Canlarım benim mutlu ettiniz beni..Çok seviyom sizi...

Aslında buralardaydım..Mümkün olduğunca takipteydim ama ne yorum yapabildim okuduğum postlara ne de ben post yayınlayabildim..Fotoğraflar biriktikçe kısa kısa da olsa yazayım dedim ama olmadı..Valla çok ihmal ettim bloğumu..Eşimin dediği de çıktı yani..Ramazan'da kızıyordu hep kalkmıyorsun başından yeter artık, ama dur okullar bi açılsın görürüm ben seni diye:) Be adam bir kere de dediğin çıkmasın bee:) Valla o kadar iyi tanıyor ki beni mutlaka tahminleri tutuyor ehehehe:)

Eveeettt...Nerde kalmıştık..En son ertesi gün karşı komşumun doğuma gideceğini yazmıştım. Ertesi sabah erkenden kalkıp hastaneye gittik. Eşim evde uyurken ben arabaya doldurdum komşumun iki çocuğunu, eniştesini, yeğenini ve Selen'i soluğu hastanede aldım. E artık şöförlük var kim tutar beni dimi:) O gün öğleden sonraya kadar hastanedeydik. Özlemişim valla minik bebekleri..Oyy maşAllah çok tatlı Doğutürk bebeğimiz. Ama ne yazık ki sağlığıyla ilgili bir takım problemlerden dolayı hala hastanede. Pazar günü 3 hafta olacak yaa.. Doktor ihmalinden kaynaklandı rahatsızlığı. Şimdi burda uzun uzun yazmak istemiyorum ama pazartesi günü inşAllah evine dönüyor miniğimiz. Allah analı babalı büyütsün, yaşı uzun olsun inşAllah. 

Hastaneden gelince yemek hazırladım, hep beraber yedik komşumun çocuklarıyla ve eniştesigille. Günün geri kalanında da dinlendik...Eee malum 2 aylık süper bir tatilden sonra ertesi gün yoğun maraton başlıyordu:) Selen'e bakan teyzemiz memlekette olduğundan Selen hanım da benimle geldi seminerlere ve okulun resmen maskotu oldu:) Koca koca emekliliği gelmiş öğretmen arkadaşları kah kah güldürdü:) Neler neler yapmadı cadı. En son okulun en yaşlı hocalarından Ahmet beyin pantolonunu suyla ıslattı hemde tamda arka tarafını:) Dede, dede diye peşlerinden ayrılmadı. Bayan hocalarla her zamanki gibi işi olmadı:) Tahtaya resimler yaptı, parkta oynadı, bol bol koştu, yoruldu, kantinden abur cubur aşırdı:) Tabi eve gelince yorgunluktan bayıldı.

Buyurun fotoğraflara...


Öğretmenler seminerde:)




Beden Eğitimi öğretmenimiz canım Elif'im ve ben:)



Selen kara tahta başında:)


Selen okulun jimnastik aletlerinde:)





Okul çıkışı..Selen köprüaltı çocuğu:)




 O gün babamız işe geç kalınca arabayla gitti..Biz de minibüse talim...Selen Hanım konfora çabuk alışmış..Anne minibüse binmeyelim, arabamızla gidelim diyo:) Çıkışta babamızdan aldık arabamızı evimize arabayla döndük:)



Yorgunluktan nasıl uyuyacağını şaşıran Selen:)




Bu arada çok acı bir olay da yaşadık. Okulumuzun 6. sınıf öğrencilerinden Mahmut Gazi'yi elim bir hastalık sonucunda kaybettik. Zaten hastalığını uzun zamandır biliyorduk ve tedavisi olmayan bir rahatsızlıktı. Rabbim onu yanına aldı. Rabbim ailesine bol bol sabırlar versin. Seminer çıkışı taziyeye gittiğimizde hepimiz zor anlar yaşadık, ağladık, üzüldük ama elden ne gelirdi..Sadece dua edebildik ve sabır diledik. Hastalıktan burada bahsetmek istemiyorum sadece bilgi sahibi olmak isteyenler buradan öğrenebilirler. Sizden öğrencim için birer Fatiha istiyorum. Rabbim mekanını cennet etsin.

Bu hastalık bu kadarla kalmadı. Okulumuzun sınıf öğretmenlerinden bir arkadaşımızın oğlu da şuanda aynı hastalıkla boğuşuyor. Hastaneye ziyarete gittiğimizde annesine geçmiş olsun dileklerimizi iletirken yine hepimiz çok zor anlar yaşadık. Annesi oğlunun sesini 3 aydır duymadıklarını söyledi ve şuanda yavrucuk burundan hortumla besleniyor. Şuanda yoğun bakımda ve tedavi olmuyor. Çünkü bu hastalığın tedavisi yok sadece daha rahat nefes alması sağlanıyor. Çok zor bir durum gerçekten. Rabbim yardımcıları olsun. Allah kimsenin başına vermesin...

Seminerlerin başladığı ilk hafta eşim geceleri sürekli geç geldi işten..Biz de ana kız atladık arabaya gezdik de gezdik:) Hastaneye komşumun yanına gittik, polis evine gittik, çarşıya gittik. Oh bee..Araba kullanmak ne güzelmiş:) Özgürlük gibisi var mı:D Sağolsun eşim de arabayı bana bırakınca bir haftada 250 km yapmışız efendim söylemesi ayıp ehehe:) E doğal olarak 80 tl lik gaz da bir hafta gitti. Şuan tasarruf yapmaya çalışmaktayım:)


Polisevinden bir kare...




Seminer çıkışı öğle yemeğinde...










O haftasonu pazar günü eşler yine çalışınca Ayşegül'le polisevine bruncha gittik. 7,50 tl'ye yedik de yedik. Çocuklar zıpzıpa bindi biz de muhabbet ettik. Hatta bir ara Selen bir tavşan bulmuş, onu da kendi elleriyle besledi:) Sonrasında da çarşıya çıktık deli gibi gezdik. Alışveriş yapmadan olur mu tabii olmaz. Selen'e kot pantolon, tayt, eşofman altı; kendime de tunikle çanta aldım:)

























Saçımı boyattım ve kestirdim, Ayşegülün kızının doğumgününü yaptık. Okulumuzun müdürünün kızı evlendi. Elif'le kına gecesine, Ayşegül'le de düğününe gittik. Kınada bol bol oynadık, halay bile çektik. Bildiğimiz kasap havası halayı değil ama:) Bu yörenin halayları:) Düğünde Adıyaman'ın en güzel, en pahalı otelinde oldu. Nihayet kaç günün sonunda eşlerimizle saat 10 civarı düğünde buluşabildik. İş çıkışı bizim yanımıza geldiler. Selen orada da boş durmadı tabii..Erkek hocaların masasından gelmedi bir de üstüne üstlük müdür beye dondurma ve patlamış mısır aldırttı...Bu çocuk aç kalmaz valla:)










Seminerlerin ikinci haftası Adıyaman Üniversitesi'nde eğitimimiz vardı. Oraya katıldık. Adıyaman SBS de Türkiye 76. sı olmuş. Nedenlerini ve çözüm yollarını araştırdık. Tek suçlu biz öğretmenleriz ya..Neyse bu konuyu fazla açmayalım zaten üzerimize çok fazla geliyorlar bugünlerde öğretmenler olarak patlayabilirim her an!!!










Okullar açılmadan önce son cuma günüde günümüz vardı. Öğretmen arkadaşlarla hiç vakit kaybetmeden organize ettik günümüzü ve ilk günü yaptık bile. Herkes 100 tl verecek. 15 kişi katıldığı için bazı aylar çift gün olacak. 1500 tl toplanacak gün sahibine. benim günüm Aralık ayında. Şimdilik çok var ama bir gün bakacağım ki günler geçmiş ve beni bir telaş sarmış. Çocuklar okuldayken rahat rahat gezelim diye hafta içi öğleden sonra yapacağız günlerimizi. Ben de zaten bu yıl sabahçıyım. 5lere, 7lere ve 8lere giriyorum bu yıl. Hatta 8/B sınıfınında sınıf öğretmeniyim. Hadi hayırlısı bakalım:)


Okullar açılınca Selen hanımın huyu değişti. Birde üstüne hastalık eklenince Allaaaahhh.. Hiç çekilmez bir hal aldı. Ağzının içi hep yara. Diş etleri, dili mahvolmuş bir durumda. Kaç kere doktora götürdüm hala bir sonuç alamadım. Zaten Adıyamana gelme konusunda tek pişmanlığım sağlık sektörü. Tam iyi bir doktor buluyoruz, pat tayini çıkıyor, gidiyor. Neyse Rabbim ne onlara muhtaç etsin, ne de onlarsız bıraksın. 

Ağzının içi o kadar berbat ki ne birşey yiyor, ne birşey içiyor. Süte deliren çocuk, biberonu görünce bile başlıyor ağlamaya acıyooo diye. Geceleri ağlama krizleri, en ufak birşeyde kendini yerden yere atmalar, Hülya teyzesine gitmek istememeler, arabadan inip eve gelmek istememeler...Bu 1 haftada ömrümden ömür yedi, sinir krizleri geçirtti bana. Evet valla en son dün sinirden oturup hüngür hüngür ağladım. Çok şükür bugün biraz daha iyi...Rabbim acil şifa versin inşAllah..Dualarınızı bekliyorum.

Okullar açılıp öğrenciler gelince yoğunluk bir kat daha arttı...Kitap dağıtımı, sınıf başkanı ve kulüplere öğrenci seçimi, oturma düzeni ayarlama, ders kitabına genel bir bakış derken pestilim çıktı...Daha zümre toplantısı tutanağı (bu yıl zümre başkanı benim de:)) ve yıllık planlar hazırlanacak...Sene başı genel toplantısı da yapılmadı hala..Pöff....


Bu arada kayınvalidem Ankara'da uzun zamandan beri kendisine eziyet veren hastalığı sebebiyle ameliyat oldu. Eşim çarşamba akşamı yola çıktı Ankara'ya ve şuanda da geri dönüyor. İnşAllah yarın sabah saatlerinde bizimle olur. 

Haa bir de annem erzak gönderdi memleketten. Dondurucuya bezelye, barbunya, mısır, kırmızı biber, yeşil fasulye ve bamyaları hazırlayıp attım. Yeşil fasulye ve dolmalık biber kuruttum. Kışlık erzaklarımız hazır. Halıları yıkamaya verdim, dolap içlerini temizledim, düzenledim, verielecekleri ayırdım, atılacakları attım. Mutfağı kendim temizledim, kalan yerler için düzenli olarak çağırdığım bayanı aldım. Evim misler gibi heryerden mis gibi kokular geliyor. Ben kışa hazırım, ya siz:)

İşte böylee...Ben geçtiğimiz 3 hafta içinde bunları yaşadım. Baya yoğun ve yorucu hem güzel hem acı günler geçirdim. Umarım verdiğim ara bir daha bu kadar uzamaz..

Hepinize sevgiler....

Ütü yığını yine birikmiş hatun:))))


NOT: Bayramda düzenlemiş olduğum hediye çekilişinden sevgili eski adıyla Tesettür Aşktır bloğunun sahibesi canım arkadaşımın hediyeleri elime ulaştı bu postun içinde kaynamasın diye bahsetmedim burada. En kısa zamanda onunla ilgili bir post hazırlayacağımdır:)

3 Eylül 2011 Cumartesi

Gurbette Bir Bayram

Çok şükür bir bayramı daha kazasız, belasız, ağız tadıyla geçirdik. Rabbim bir dahakine hayırlısıyla erişebilmeyi nasip etsin inşAllah...


Arefe günü baya yoğun ve yorucu geçti haliyle..Bir yandan bayram temizliği bir yandan bayramlık ikramları hazırlama derken gece 3 te yattığımda üzerimden kamyon geçmiş gibiydi:) Temizlik yapıldı, sarmalar sarıldı, börekler, tatlılar yapıldı:) Bayram menüme gelince bayramların vazgeçilmez klasiği zeytinyağlı yaprak sarması, patatesli kıymalı ve peynirli börek, sakızlı muhallebili kedi dili pastaydı. ee mamalardan bahsetmişken hazır, bayramdaki ikram tabağımı da paylaşıvereyim:)





Bayram sabahı eşimi namaza gönderdikten sonra hemen kahvaltı hazırlamaya başladım. Ramazanda sahurda yemeye alışkın olunca mıdır bilmem sabah 6 da kalktığımda karnım zil çalıyordu. Eşim de aynı şekilde acıktığını söyleyince o gelene kadar kahvaltıyı hazırladım. Evin bütün camlarını açtım bayramın huzuru bereketi eve dolsun diye..Eşim gelince bayramlaşıp kahvaltımızı yaptık...Vakit daha erken olunca tekrar uyuduk..Ve ardından bayramlaşmaya gelen çocukların zil sesiyle uyandım. Zaten onlarda olmasa daha bir sönük geçecek bayram. Onların gözündeki bayram sevinci, yepyeni ütülü kıyafetleri, taranmış saçları, pırıl pırıl ayakkabıları:) Bu bayram Selen de gitti abileriyle bayram şekeri toplamaya. Oturduğumuz yer lojman olunca güvenilir çok şükür. Bende önce Allah'a sonra abilerine emanet edip gönül rahatlığıyla gönderdim fıstığımı bayramlaşmaya. Küçük yaşta öğrensin istiyorum böyle şeyleri...

Şeker toplamaya giderken böyleydi fıstığım. Fotoğrafta ganimetleriyle görüyorsunuz kendisini:)






Selen hanımın esas bayram kombinine gelince..Yazın amcamın oğullarının sünnet düğününde giydiği elbisesini giydi:) Seneye yaza kadar küçülüp gidecek. E bir kez giydi daha..Yazık olmasın dedim ve bu bayram bayramlık almadım fıstığa. Bu elbisenin içinde beyaz kelebekler gibiydi:) MaşAllah kızıma:) Bu arada bu resim yazın düğünden kalma:)




Gurbette olduğumuz için bayramlarımız memleketteki kadar öyle aman aman bir yoğunlukta geçmiyor. Ama gurbette olmanında güzel taraflarıda yok değil. Arkadaşlarımız her şeyimiz oluyor burada. Onlarla paylaşılan sofralar, ikramlar, yapılan güzel muhabbetlerin tadı bir başka oluyor. Biz de ilk gün öğleden sonra saat 2 gibi çıktık bayram ziyaretlerimize. Ziyaretlerimizi bitirip eve döndüğümüzde saat 7 idi. Öyle yorulmuşuz ki hemen hepimiz birer koltuğa uzandık yorgunluğumuzu attıktan sonra saat 9 gibi karşı komşumuza geçtik. Balkon keyfi yaptık:) İlk gün bizim için böyle geçti. Küçük olduğumuz için ilk gün ziyaretimize gelen olmadı:)

Bayram kombinime gelince...Buyurun fotolar:)








Elbise: EKA. 10 tl.

Pantalon: EKA. 15 tl.

Eşarp: Rus Pazarı:)  10 tl.

Gri Ayakkabı: Rus Pazarı: 10 tl

Kahverengi Babet: Limon Ucuzluk Pazarı:)  15 tl.  (Bayramda ev ayakkabısı olarak giydim kendilerini)

Kolye: Aksesu. 8,50 tl.

Bilezik: Rus Pazarı. 3 tl.

Saat: Turkuaz Bijuteri. 7,5 tl.

Kuş Yuvalı Yüzük: Markafoni (Chiccy Accessories)  10 tl.

Çanta: Çakma LV. 20 tl.


İkinci gün gündüzden misafirlerimiz vardı. Akşamda yemeğe dışarı çıktık. Ardından da Polis Evine gittik. Selen Hanım zıpzıp binerken biz de eşimle dama oynadık:) Ben kazandım hehhehe:)


Üçüncü gün yine akşamüstü arkadaşlarımız geldi. Ardından benim okul müdürüme gittik bayramlaşmaya. Sonrasında da saat 9 gibi Polis Evine geçtik. Karşı komşularımız da ordaymış. Sohbet muhabbet saat 11e kadar oturduk. Eve geldik tabii yine acıkmıştık. Komşularımızın balkonunda gece yemeği yedik:) Muhabbete de kaldığımız yerden devam:)Saat 2 gibi evimize anca geçmiştik:)

Biz bir bayramı daha böyle geçirdik. Rabbim ağzımızın tadını bozmasın. Nicelerine huzurla eriştirmeyi nasip etsin inşAllah...

Yarın temizlik ve ütü beni bekler...Pazar günü de karşı komşum doğum yapacak inşAllah..Hastanede oluruz tüm gün...Pazartesi zaten iş başı:) Yoğun günler başlıyor yani...

Bu arada face de gördüğüm bir paylaşımı sizlerle paylaşmadan geçemeyeceğim. Çok hoşuma gitti...Ve benim için de çok geçerli:)


‎9 günlük bayram tatilinden sonraki ilk pazartesi günü; tüm pazartesi sendromlarının anasıdır.

Gelen Siparişlerim

Hatırlarsanız burada ve burada netten yaptığım alışverişlerimi paylaşmıştım sizinle. Bugün itibariyle beklediğim bütün siparişlerim geldi. Bayramdan öncede gelenler oldu fakat ben post yayınlamak için siparişlerin hepsinin gelmesini bekledim.

İlk gelen paketim Aksesu sitesinden aldığım kolyeler olmuştu. Adıyaman'da da aynı tarz kolyeleri ucuza bulunca bu sitedeki siparişimi iptal etmiştim ama ne hikmetse işlem iptal olmamış ve bayramdan önce kolyelerim geldi. Aslında iyi ki de gelmiş. Çünkü kalite olarak buradan aldıklarıma göre çok daha iyiler. Ve formları da çok hoşuma gitti. Geldiği günün akşamına baykuşlu olanı hemen taktım bile:)

Buyurun fotoğraflar:)

Küçücük kolyeler kocaman kolinin içinde gelince şaşırdım:) Olsun ama bana kaplanacak bir kutu daha çıktı..Bi de istediğim gibi yapışkanlı kağıt bulabilsem...




Koliyi açınca içinden bu paketler çıktı:)




Ve paketleri açınca da bu ciciler:) Baykuşlu olan diğerlerine göre çok çok daha kaliteli. Zinciri daha kalın ve kolye ucu da daha büyük:) Sağdaki aynalının üzerindeki taşlara, soldakininde altında sallanan kelebeğine bayıldım:)





Bu fotoda hemen o akşam kombinlenmiş hali:) Çok çok uzak kolye belli bile değil ama olsun bakalım:) Mekan Adıyaman PolisEvi... Çocuklar zıpzıp binerken biz de muhabbet edip onları izledik.




Diğer bir siparişim olan kuş yuvası formundaki yüzüğüm de geldi markafoniden... Onun kutusu da çok şıktı ama heyecandan çekmeyi unutmuşum. Ben yüzüğü daha küçük bekliyordum beklediğimden büyük geldi. İyi de oldu:)

Bu netteki fotoğrafı...




Bu da parmağımdaki:)






Bir diğer siparişim ise Trendyol sitesinden istediğim ceketi andıran gömleklerdi. Onlarda bu sabah geldi. Yine uykulu gözlerle açtığım için paketi, açmadan önceki halini çekemedim. Buyurun açtıktan sonraki halleri:)






Sitede 38 beden stoğu kalmadığı için 4o beden sipariş vermiştim şansıma diye...İyi ki de öyle olmuş. Çünkü 40 beden üzerime tam oturdu. 38 beden dar olurmuş. Kargoyla birlikte tanesi 15 tl ye geldi bu gömleklerin. Üzerlerindeki etiket fiyatındaysa 35 tl yazıyordu:) Süper yaa..Yine karlı ve zevkli bir alışveriş yapmış oldum hehehe:)













Bu üstteki 4 resimdeki siparişlerimi iptal etmiştim zaten.


Bu iki hırka da bayramdan önce geldi ama hiç umduğum gibi çıkmayınca 7 günlük sebepsiz cayma hakkımı kullanarak iade ettim. Bakalım inşAllah bi terslik çıkarmazlar...











İşte böyle...Sanırım uzunca bir süre netten alışveriş yapmam çünkü kotamı doldurdum:) Ama ben seviyorum netten alışverişi..Oturduğun yerden oh ne rahat..Tezgahtarlarla uğraşma derdi yok, ayaklarına kara sular indi derdi yok, kabinde sıra bekle derdi yok..Yok da yok..Hem ürünü beğenmezsen 7 gün içinde cayma hakkında var...Eeee o zaman ne diyoruz.. Yaşasın netten alışveriş.....:))))

27 Ağustos 2011 Cumartesi

Hediyelerde Son Durum Nedir?



Hediyeler ne alemde bakalım...Kimlerin geldi hediyeleri? Kimler hala benim gibi merakla bekliyor:) Tek tek kontrol etmek zor oluyor fıstıklar...En iyisi bana yorum olarak yazın hediyenize kavuşup kavuşmadığınızı..Ben de aşağıdaki listeyi güncelleyeyim..Burdan herkes takip etsin..Ne dersiniz?


birbenvarbendeniceri...................hediyesine ulaştı................tesettür aşktır bloğunun sahibesinden..................

eymenpaşam..................hediyesine ulaştı............evkuşu bloğunun sahibesinden.............

tesettür aşktır..................................hediyesine ulaştı.....güzel şeyler dükkanı bloğunun sahibesinden....

ayseroseface............hediyesine ulaştı....gülün takı evi bloğunun sahibesinden.............

evkuşu.....................................hediyesine ulaştı.......eymen paşam bloğunun sahibesinden.....

yemyeşildeniz...............hediyesine ulaştı....ladygreenriver bloğunun sahibesinden.........

ladygreenriver...............................hediyesine ulaştı........ayseroseface bloğunun sahibesinden......

busemiz..................hediyesine ulaştı........bıraktığım izler bloğunun sahibesinden..........

sihirli kokosh.........................hediyesine ulaştı.....birbenvarbendeniceride bloğunun sahibesinden:)

güzel şeyler dükkanı..............................hediyesine ulaştı........benim dünyam bloğunun sahibesinden.......

gülün takı evi.............................hediyesine ulaştı......haticinpepelası bloğunun sahibesinden

haticin pepelası.....................................hediyesine ulaştı........busemiz bloğunun sahibesinden..............

benim dünyam...................................hediyesine ulaştı.........yemyeşildeniz bloğunun sahibesinden......

bıraktığım izler...................hediyesine ulaştı....sihirli kokosh bloğunun sahibesinden........................

26 Ağustos 2011 Cuma

Nurjan'LA Moda Bloğundan Bayram Hediyesi

Tasarımı ve dikimi Nurjan'LA Moda bloğunun zevkli sahibesine ait olan bir elbise kazanmak ister misiniz..Cevabınız "evet" se buyurun tıklayın...

İftar Davetimiz

Merhabalar herkese,

Ramazanın son günlerini yaşıyoruz. Bu yıl herkes aynı şeyi söylüyor. Ne çabuk geçti yaaa...İşte mübarek Kadir Gecesini de göreceğiz Allah'ın izniyle...Rabbim Kadir'in kadrini bilebilmeyi, kadrinden nasiplenebilmeyi nasip etsin inşAllah aminn...

Geçtiğimiz pazar günü arkadaşlarımızı dışarıda iftara davet ettik. Hem değişiklik olsun dedik hemde dışarıda çocuklar daha mutlu oluyorlar e böyle oluncada anne babalara fazla eziyetleri olmuyor. O günde öyle oldu çok şükür...Restaurantın bahçesinde yaptık iftarımızı. Ortasında kocaman bir havuz var bahçenin. Renkli renkli ışıklar yanıp sönüyor. Çocuklarında bir hayli dikkatini çekiyor tabii.. Bir de salıncakla kaydırak var masaların hemen yanında. Yani çocuklu aileler için süper bi yer..

Eşim rezervasyonumuzu yaptırmış. İftara davet ettiğimiz arkadaşlarımızı evlerinden alıp çıktık yola. Aslında daha fazla fotoğraf çekerdim size mekanı göstermek için. Ama o kadar kalabalıktı ki, her fırsatta fotoğraf çekinen biri olan ben bile bu sefer çekindim fotoğraf çekmeye. Sadece masada birbirimizi çektiğimiz fotoğraflar var. İftardan sonra da eşim işe döndü. Bizde arkadaşım, onun eşi ve ben çarşıya çıktık. Alışveriş yaptık. Biz alışverişteyken çocukları arkadaşımın eşi dondurmacıya götürünce de baya rahat ettik:) Keyifli, güzel bir akşamdı bizim için. Ramazan bu yıl benim için çok güzel geçti. Rabbim nicelerine eriştirsin hepimizi inşAllah.

Buyurun efendim fotolar:)

Arkadaşımla eşi...




Ben ve eşim...




Kombinim bu posttaki ile aynıydı. Sadece kendi el emeğim keçe broşumu taktım fazladan:) Nasıl hoş olmuş mu:)


Bu da o günkü menümüz. Ezogelin çorba ve içli köfteleri çekemedim:)



Herkese hayırlı kandiller şimdiden...Bana da dualarınızda yer ayırmayı unutmayın...